Açılış Sayfam Yap   Sık Kullanılanlara Ekle   

   Anasayfa          Künye          Yazar Girişi         Sitene Ekle         Arşiv          Rss Listesi
 

İnsanî Gereksinimler ve Çeşitlilik İle Bilimsel ve Teknolojik Gelişmeler Arasındaki Bağlantı - http://www.catak.info/
   
 

Eda TOPAR ¬

Eda TOPAR

 İnsanî Gereksinimler ve Çeşitlilik İle Bilimsel ve Teknolojik Gelişmeler Arasındaki Bağlantı

İnsanî Gereksinimler ve Çeşitlilik İle Bilimsel ve Teknolojik Gelişmeler Arasındaki Bağlantı
 Yazı Boyutu

 Tarih : 29.07.2021 - 16:27:02 


...



İnsanî Gereksinimler ve Çeşitlilik İle Bilimsel ve Teknolojik Gelişmeler Arasındaki Bağlantı
Yeryüzünde ortaya çıkan buluşların ve teknolojik gelişmelerin tarihi, insanlık tarihine dayanmaktadır. İnsan eliyle ortaya koyulan teknolojik gelişmeler, “fiziksel dünyayla başa çıkmak, toplumsal ilişkileri kolaylaştırmak, hayal gücünü tatmin etmek” gibi, birçok nedenler doğrultusunda gelişme göstermiştir. (Basalla, 2013:12).
Sanayi devriminden önceki dönemlere baktığımızda, bilimsel ve teknolojik gelişmelerin çoğunlukla ihtiyaç kaynaklı olarak ortaya çıktığını görürüz. Yaşam şartlarının ağırlığıyla mücadele eden insanlar, içinde bulundukları zorluklarla mücadele edebilmek için bir arayış içerisine girmişler ve bu arayış neticesinde, insan hayatını kolaylaştıran bazı buluşlar gerçekleştirmişlerdir. Mesela yerleşik hayata geçişler başladığında, barınak ihtiyaçlarını karşılamak için, şehirler kurup evler inşa etmişler, tarım alanında başarılı olmak ve su ihtiyaçlarını karşılamak için, su kanalları açmışlar, ulaşımı kolaylaştırmak için tekerleği bulup, at arabalarını kullanmışlardır. Şartlar ve olanaklar imkan verdiği ölçüde, toplumun ihtiyacını karşılayıp, hayatı kolaylaştıracak ürünler tasarlayıp bu ürünlerin yapımını gerçekleştirmişlerdir. Her yeni ürün, bir sonraki ürün için fırsat doğurmuş ve bu şekilde ürünlerin çeşitliliği de artmıştır.
Sanayi devriminden sonra, teknolojik gelişmeler hızla ilerleme göstermiş ve bilimsel olanla teknolojik olan arasında birliktelik sağlanmıştır. İmkanlar daha da elverişli hâle gelmiş ve tasarlanması hayal edilen ürünler, sadece hayal ürünü olarak kalmamıştır. Bununla birlikte çeşitlilikler de artmış ve ihtiyaçların karşılanmasıyla yetinen teknoloji, isteklerin karşılanmasına da önem vererek, tatmin edilme duygusunu da ortaya çıkarmıştır. Teknolojik gelişmelerin, temel ihtiyaçlardan hareketle başladığını söylemek yanlış olmayacaktır. Fakat, değişen ve dönüşen bir dünyada, teknolojik gelişmeleri temel ihtiyaçlara indirgemek mümkün değildir.
Modern çağ, “teknolojinin gücünü, imal edilmiş nesneler, para, iktidar, öznelliğin inşasını içeren endüstrileşme montajının mühim bir unsuru olarak vurgular.” (Braidotti,  2018:130). Böyle bir durumda, kapitalizm ve teknoloji arasında kuvvetli bir bağ kurulması kaçınılmaz olmaktadır. Teknolojik gelişmelerin, artık ihtiyaçlara karşılık vermekten ziyade, kapitalizmin pazarı haline dönüşmesi söz konusudur. Kitle iletişim araçlarıyla insana sunulan çeşitlilik, tüketim toplumuna dönüşmenin önünü açmıştır. Telefon, tablet, bilgisayar, televizyon gibi teknolojik aletlerin gelişmesi, bir yandan insan ihtiyaçlarına karşılık verirken, diğer yandan ise, insanların akıllarına ve hayallerine gelmeyecek çoğu ürünlerin, görsel olarak sunulduğu ve pazarlandığı bir yer haline gelmiştir.
Teknolojik gelişmelerin başında gelen kitle iletişim araçları, Baudrillard düşüncesinde, Simülasyonun en etkin araçları olarak görülmektedir. Yani; “gerçek olan artık dünya ile doğrudan doğruya bir bağlantı içerisinde olduğumuz değil, TV ekranlarından bize verilendir.” (Dağ, 2011:137). İnsan, kitle iletişim araçlarıyla birlikte, kendisine sunulan sanal hayatın taklitçisi olarak, kendini kendisi yapan gerçekliği reddetme eğilimine girmiştir adeta. “Teknolojik feodalitenin sultası altında olan düzende, sanalın devreye girmesiyle, kendi gerçekliği ile birlikte tüm gerçeklikler yadsınmaktadır.” (Dağ, 2011:184).
İnsana sunulan ve gerçek olmayan abartılmış ve ayartılmış çeşitlilik neticesinde insan, hem kendini tüketme çılgınlığının içerisinde bulurken hem de kendi gerçekliğine dönük olarak küçümseyici bir tavır takınabilir. En iyisine sahip olma, daha güzeli olma, daha ön planda olma düşüncesi, gerçekliğin ve doğal olanın yitirilmesine de yol açmıştır aslında. İnsanların, sokakta gördüğünde dönüp bakmayacağı birçok şey, kitle iletişim araçlarıyla farklı bir şekilde sunularak, sahip olma duygusunu tetiklemiştir. Reklam sunulan alanlar, çok az oranda ihtiyaç karşılamaya dönük olsa da, çoğunlukla anlık duygularla insanları alışverişe iten mecralar olmuştur. Anlık duygularla alınan ve hatta neredeyse hiç kullanılmadan kenara atılan eşyalar, ihtiyaç karşılama gayesi güdebilir mi? Bu anlamda, neyin ihtiyaç kategorisine girip neyin girmediği sorulması gereken bir sorudur.
Teknolojik alandaki değişim ve dönüşümlerin, yaşamın her alanına sirayet ettiğini söylemek mümkündür. Sanal gerçekliğin insanlara sunduğu bir diğer seçenek, “başkası olabilme” seçeneğidir. Yani, sanal gerçeklik sayesinde, on farklı kişiye, on farklı kişilikle kendinizi tanıtabilirsiniz. Evde aileniz sizi farklı bir kişilik olarak görürken, sanal dünyada farklı bir kişilik oluşturabilirsiniz. Bu durumun ihtiyaç olup olmadığı ve ahlâkî boyutu tartışmalıdır. Fakat bu durum Ray Kurzweil’e göre, insanın kendisini iyi hissetmesini sağlar. Bu durumla ilgili olarak Kurzweil, İnsanlık 2.0 kitabında şunları söyler; 2030’lu yıllara gelindiğinde, “nanobot teknolojisi, içinde yer alacağımız, üç boyutlu, inandırıcı bir sanal gerçeklik ortamı” sunacaktır. Bu nanobotlar, kılcal damarlarda gezinirken, bizler sanal ortamda yaşamak istediğimizde devreye girerek, “sanal ortama uygun sinyaller” vereceklerdir. (Kurzweil, 2020:469).
Nanobotlar, yalnızca sanal ortamlarda farklı kişiliklere bürünme ve gerçek olandan kurtulma imkanı vermeyecek Kurzweil’e göre. Bunun yanında daha birçok imkan da sunacaktır insanlığa. Mesela, “metabolizmaya uygun özel nanobotlar sayesinde” beslenmek gibi bir derdimiz kalmayacaktır. (Kurzweil, 2020:455). Fakat, dışardan komut alabilen bu nanobotların, aksi bir mesaj aldığında neler yapabileceği bilinmemektedir. Yazar, ileri teknolojinin neler getirebileceğini söylerken, savaşların bile “nanobot tabanlı silahlara” dönüşeceğini vurgular. (Kurzweil, 2020:448). Yazara göre, 2020 yıllarında, “beynin kılcal damarlarına tarayıcı ve algılayıcı nanobotlar gönderip”, beyni taramak mümkün hâle gelecektir. (Kurzweil, 2020:438). Bununla birlikte, üretilen akıllı robotlar da iş başında olacaktır. “Ev temizliği, araba kullanma”, yemek yapma gibi işler bile, bu akıllı robotlar sayesinde halledilebilecektir. (Kurzweil, 2020:436). Bu durumun, insan gereksinimini karşıladığı tartışılır. Fakat yazarın da dediği gibi; “süper zekaya gidilen yolda atılan her adım, ekonomide fazlasıyla karşılığını bulacaktır.” (Kurzweil, 2020:383).
Kurzweil, bütün bunları söylemekle de kalmaz. İlerleyen ve gelişen teknoloji sayesinde üretilen akıllı robotların zekasının, normal insan zekasının çok daha ötesinde olabileceğini söyler. Kurzweil’in bu iddiaları, akıllarda çelişki bırakır. İnsanın, kendinden daha üstün robotlar üretmesi, insanın ihtiyacını mı karşılar yoksa insanı köle haline mi getirir? Kurzweil, insanlar ve akıllı robotlar arasındaki kıyaslamayı şu sözleriyle ortaya koyar; “at ve köpek insan için neyse, insan da makine için o olacaktır.” (Kurzweil, 2020: 294). Teknolojinin bu kadar ilerleme göstermesi, insan beyninin de teknolojiye konu edinmesine zemin hazırlamıştır. Fakat insan beyninden esinlenerek üretilen makinelerin, insanın gerçek konumunu nereye taşıyacağı önemli bir mevzudur. Bu gelişmeleri, hassas dengelerin bozulması olarak gören French Ander, bu konuda şu sözleri dile getirir:
 
“Belki de elindekini parçalara ayırmayı seven küçük bir oğlan çocuğu gibiyiz. Bir saati söküp sonra da parçalarını bir araya getirebilecek kadar akıllı olabilir. Ama ya saati geliştirmeye kalkışırsa? Çocuğun, daha iyi bir saat yapma girişimi yalnızca saate zarar verecektir. Biz de, bizim düzeltmeye çalıştığımız yaşamların, işleyişini sağlayan şeyin ne olduğunu tam olarak anlamış değiliz.” (Kurzweil, 2020:283).
 
French Ander’in de bahsettiği gibi, teknolojinin bu kadar gelişmesi neticesinde, insan üzerinde atılan sarsıcı adımların gittikçe korkutucu bir boyut aldığını söylemek yanlış olmayacaktır. Teknolojik gelişmelerin, masumane bir şekilde ihtiyaç karşılamak amacıyla başladığını söylemek mümkün olsa da, ileri kapitalizmle birleşen teknolojinin, ihtiyaç karşılama amacıyla yetindiğini söylemek pek mümkün değildir. Çeşitlilikler, insan bütçesine göre seçenek sunma açısından avantajlıdır. Fakat yüksek oranda, ileri kapitalizme hizmet söz konusudur.
 
           KAYNAKÇA
Braidotti, R. (2018). İnsan Sonrası, çev. Öznur Karakaş, İstanbul: Kolektif Kitap.
.Basalla, G. (1988). Teknolojinin Evrimi, çev. Cem Soydemir, Ankara: Doğu Batı Yayınları.
Dağ, A. (2011). Ölümcül Şiddet Baudrillard’ın Düşüncesi, İstanbul: Külliyat Yayınları.
Kurzweil, R. (2020). İnsanlık 2.0, çev. Mine Şengel, İstanbul: Alfa Yayınları.
 
 
Braidotti, R. (2018). İnsan Sonrası, çev. Öznur Karakaş, İstanbul: Kolektif Kitap.
Basalla, G. (1988). Teknolojinin Evrimi, çev. Cem Soydemir, Ankara: Doğu Batı Yayınları.
Dağ, A. (2011). Ölümcül Şiddet Baudrillard’ın Düşüncesi, İstanbul: Külliyat Yayınları.
Kurzweil, R. (2020). İnsanlık 2.0, çev. Mine Şengel, İstanbul: Alfa Yayınları.



 
1 2 3 4 5   Bu Yazıya Toplam 30 Puan Verildi
 Kaynak :  Eda TOPAR

 Kategori  Köşe Yazısı

 
 
 

 

 Duyuru
 Köşe Yazıları

Ahmet TESNİMÎ

Ahmet TESNİMÎ ¬
Aforizmalar

Mehmet VARICI

Mehmet VARICI ¬
TARİH TEKERRÜR EDER Mİ?

Eda TOPAR

Eda TOPAR ¬
PLATON VE BAUDRİLLARD DÜŞÜNCESİNDE GERÇEKLİK VE GÖRÜNÜŞ

İslam Ve Hayat

İslam Ve Hayat ¬
Öz Lisânımız

Rıdvan GÖK

Rıdvan GÖK ¬
SEYİR DEFTERİ

Recep ALMAZ

Recep ALMAZ ¬
Hastalık Bile Bizim İçin Bir Nimettir

M. K. Tırpancı

M. K. Tırpancı ¬
Maksadınız Ne?
 
Henüz Haberlere Puan Verilmemiş..
 
Bugün için Haber Eklenmedi.
Bu Hafta içinde Haber Eklenmedi.
Bu Ay içinde Haber Eklenmedi.
 
 Takvim

Nisan 2024

Pts Sal Çrş Prş Cum Cts Pzr
1 2 3 4 5 6 7
8 9 10 11 12 13 14
15 16 17 18 19 20 21
22 23 24 25 26 27 28
29 30
 
 Ziyaretçi İstatistikleri
   
 Online : 3
 Bugün : 130
 Dün : 781
 Toplam : 1250780
 Ip No : 3.138.141.202
     

 
 Son Haberler

Son 30 Gün içinde Haber Eklenmedi
 
 Popüler Haberler

Son 30 Gün içinde Haber Eklenmedi.
 
 Döviz Bilgileri

  Döviz Alış Satış
  Dolar 32.4747 32.5332
  Euro 20.8182 20.9561
 
 Hava Durumu



 
 Reklam



PageRank Checker



Editörden | Köyümüz | Tarihçemiz | Töremiz | Sülâleler | Yöreden | Eğitim-Kültür | Müellim | Müellif | Serbest Kürsü | Tespitlerim | Şair/Şuur/Şiir | İktibas | Âkif EMRE | Zaruri Yazılar | Gizlilik Politikası


 
 

   © Copyright - 04.04.2009- http://www.catak.info/ - Tüm Hakları Saklıdır. 

Sitede neşredilen yazılar, site yöneticisinden habersiz alıntı yapılamaz ve başka bir yerde yayınlanamaz.

Bu site

 Çilem.Net altyapısını kullanmaktadır.

5.919,31 saniye.