Açılış Sayfam Yap   Sık Kullanılanlara Ekle   

   Anasayfa          Künye          Yazar Girişi         Sitene Ekle         Arşiv          Rss Listesi
 

Sokrates’in “Sorgulanmamış Hayat Felsefesi” Bize Ne Söyler ? - http://www.catak.info/
   
 

Eda TOPAR ¬

Eda TOPAR

 Sokrates’in “Sorgulanmamış Hayat Felsefesi” Bize Ne Söyler ?

Sokrates’in “Sorgulanmamış Hayat Felsefesi” Bize Ne Söyler ?
 Yazı Boyutu

 Tarih : 9.03.2021 - 01:05:08 


...


Sokrates’in “Sorgulanmamış Hayat Felsefesi” Bize Ne Söyler ?

İnsanın, kendi varlığını idrâk etmeden hakîkatin yoluna koyulması pek mümkün değildir. Hakîkatin yoluna koyulmak, insanın kendisini keşfiyle gerçekleşebilir. “Kendini bil!” Cümlesini göz ardı eden bir idrâkin, ölü bir idrâkten farkı olabilir mi? Kendi içinde bir şuur faaliyeti bulunmayan insanın, dış âlemin keşfine yönelik bir şuur taşıdığını söylemek mümkün müdür?

Konfüçyüs, bilgi hakkında şöyle söyler; “Bilgi, bilen kişinin bilmediği şeyi bilmesi, bilmeyen kişinin de bilmediğini bilmesidir.” (J. Soccıo, 2010: 208). Bilmek, bilmediğini bilmenin farkındalığı ile başlayan bir durumdur. Bilmediğinin farkında olmayan insan, hiçbir bilgiyi kavramaya müsait değildir. O, sahip olduğu kibir sebebiyle, her şeyi bildiğini düşünür. O kadar kendinden emindir ki, bildiklerinin doğruluğunu ve yanlışlığını sorgulamaya ihtiyaç duymaz. Sahip olduğu kibir sebebiyle, hakîkatin bilgisine ihtiyaç duymayan ve hakîkatin yoluna koyulmayan bu kişi, yaşasa da yok hükmündedir. İnsan, insan olmanın biricikliğine, kendi varoluş gayesini idrâk ettiğinde kavuşabilir. Varoluş gayesinden habersiz olan kişi, bir yaratıcının olup olmadığına dair içinde bulunan şüphenin ve inanç zayıflığının buhranından kurtulabilir mi?

Sokrates, Atina halkına seslenirken şöyle söyler; “Ey Atina halkı! Bu şöhretim, sahip olduğum hikmetten kaynaklanır.” (J. Soccıo, 2010: 208). İnsanı insan yapan asıl şey, eti ve kemiği aşmaktadır. İnsan, fiziksel özellikleriyle insan olmanın biricikliğine kavuşmuş olmaz. İnsan; ruhuyla, kalbiyle, vicdanıyla, adalet duygusuyla, en önemlisi de hakîkat yolunda göstermiş olduğu mücadelesiyle insandır.

İnsanın anlam arayışı, ruhun huzur aramasıyla ilgilidir. Hayatın sorgulanması meselesi, insan ruhunun huzur aramasıyla birlikte ortaya çıkan bir meseledir. Bu sebeple, hakîkat yolcularının, hayatın sırrına vakıf olmaları neticesinde, ruhsal refaha kavuştuklarını söylemek mümkündür.

Sokrates, Atinalılara seslenirken, ruhun insan hayatının merkezinde olduğunu haykırıyor ve şöyle sesleniyordu; takatim yettiğince, karşılaştığım herkese ruhtan bahsedeceğim. “Sen, dostum; yüce, güçlü ve bilge Atina’nın evlâdı, büyük miktarda para, şeref ve ün toplamaktan ama hikmet, hakîkat ve ruhun en aziz gelişimini göz ardı etmekten utanmıyor musun? Diyeceğim.” (J. Soccıo, 2010: 211). Sokrates, hayatı sorgulamanın ve insanları bu sorgulamaya teşvik etmenin, kendisi için bir tanrı emri olduğunu söyler. İnsan, cahilliğin vermiş olduğu kibirle, bilmediğini kabul etmeyebilir. Bilmediğini kabul etmeyen kişinin, bilmek için çaba göstermesi de beklenemez. Sokrates, kötülüğün asıl kaynağının, bilmemekten kaynaklı olduğunu ve bu bilmeme durumunun, şuurdan yoksun olduğunu düşünür. Bu şuursuzluk neticesinde insan, kötülüğe iyilik gözüyle bakabilir. Bu yüzden, “kendini bil!” cümlesi, insan hayatının merkezinde yer alan bir cümle olmaktadır.

Hakîki iyiliğin ne olduğunu bilen kişi, sahte iyiliklerin peşinden koşmayacak ve hakîkat ile sahtenin ayrımına varacaktır. Hakîkatten beslenen ne varsa, ruhun yararı için çalışır. Hakîkatten beslenmeyen şeyler ise, ruhun zararına yol açar. Ruhun yararına olabilecek şeyleri bilmek, kişinin kendisini tanımasından geçer. Bu sebeple insan, ruhun huzurunu bulmak için, kendini keşfetmekle işe başlamalıdır. Kendini keşfeden insan, kendisi için neyin yararlı ve neyin zararlı olduğunu en iyi şekilde bilen insandır. Ruhu huzura kavuşturacak olan asıl erdem, içsel durumu göz önünde bulunduran bir hikmet yolculuğudur. “Bütün ruhlar, hikmetin rehberliğinde oldukları zaman, mutluluk içindedirler.” (J. Soccıo, 2010: 216). Sokrates için, sorgulanmış bir hayatın gayesi, arındırılmış olan bir ruha kavuşmaktır. Ruhsal arınmayı elde eden kişiler, ruhları ve bedenleri birbirinden ayrılmış olsa bile, onlara hiçbir korku yoktur ve hiçbir kötülük isabet etmez. Onlar, ölümün son olmadığını ve yalnızca bir geçiş olduğunu bilen kişilerdir.

Sokrates, kendisi hakkında ölüm kararı veren hakimlere; “Ey hakimler, öleceğim için mutluyum. Ne bu hayatta ne de öteki hayatta iyi bir insana hiçbir kötülük dokunmaz” (J. Soccıo, 2010: 223). Diyerek, ölümün bir son olmadığına dair inancını diri tuttuğunu göstermiştir.

Sonuç olarak; Sokrates için, yaşanmaya değer bir hayatın, hakîkat ve ruh üzerine temellendirildiğini söyleyebiliriz. “Sokrates’in bizlere ne söylediği, söylenenlerden ne anladığımıza bağlıdır” demek yanlış olmayacaktır.

 

KAYNAKÇA

J. SOCCIO, Douglas (2010). Felsefeye Giriş Hikmetin Yapıtaşları, 1. Basım, İstanbul: Kaknüs Yayınları. 



 
1 2 3 4 5   Bu Yazıya Toplam 15 Puan Verildi
 Kaynak :  Eda TOPAR

 Kategori  Köşe Yazısı

 
 
 

 

 Duyuru
 Köşe Yazıları

Ahmet TESNİMÎ

Ahmet TESNİMÎ ¬
Aforizmalar

Mehmet VARICI

Mehmet VARICI ¬
TARİH TEKERRÜR EDER Mİ?

Eda TOPAR

Eda TOPAR ¬
PLATON VE BAUDRİLLARD DÜŞÜNCESİNDE GERÇEKLİK VE GÖRÜNÜŞ

İslam Ve Hayat

İslam Ve Hayat ¬
Öz Lisânımız

Rıdvan GÖK

Rıdvan GÖK ¬
SEYİR DEFTERİ

Recep ALMAZ

Recep ALMAZ ¬
Hastalık Bile Bizim İçin Bir Nimettir

M. K. Tırpancı

M. K. Tırpancı ¬
Maksadınız Ne?
 
Henüz Haberlere Puan Verilmemiş..
 
Bugün için Haber Eklenmedi.
Bu Hafta içinde Haber Eklenmedi.
Bu Ay içinde Haber Eklenmedi.
 
 Takvim

Nisan 2024

Pts Sal Çrş Prş Cum Cts Pzr
1 2 3 4 5 6 7
8 9 10 11 12 13 14
15 16 17 18 19 20 21
22 23 24 25 26 27 28
29 30
 
 Ziyaretçi İstatistikleri
   
 Online : 1
 Bugün : 392
 Dün : 621
 Toplam : 1247856
 Ip No : 3.149.255.162
     

 
 Son Haberler

Son 30 Gün içinde Haber Eklenmedi
 
 Popüler Haberler

Son 30 Gün içinde Haber Eklenmedi.
 
 Döviz Bilgileri

  Döviz Alış Satış
  Dolar 32.5096 32.5682
  Euro 20.9931 21.1321
 
 Hava Durumu



 
 Reklam



PageRank Checker



Editörden | Köyümüz | Tarihçemiz | Töremiz | Sülâleler | Yöreden | Eğitim-Kültür | Müellim | Müellif | Serbest Kürsü | Tespitlerim | Şair/Şuur/Şiir | İktibas | Âkif EMRE | Zaruri Yazılar | Gizlilik Politikası


 
 

   © Copyright - 04.04.2009- http://www.catak.info/ - Tüm Hakları Saklıdır. 

Sitede neşredilen yazılar, site yöneticisinden habersiz alıntı yapılamaz ve başka bir yerde yayınlanamaz.

Bu site

 Çilem.Net altyapısını kullanmaktadır.

40.392,48 saniye.